Roman Yazmayı Denemek 110
![]() |
Challengers, dir. Luca Guadagnino |
Ara ara bir hikâyeyi yetişkin hikâyesi yapan unsurlar üzerinde düşünüyorum. Çocuk, genç ve yetişkin hikâyeleri arasındaki sınırları belirleyen şey nedir? Sinemada bu sınırları belirlemek daha kolaydır çünkü ortada görsel bir ürün vardır. Söz sahibi kurumlar, örneğin Motion Picture Association (MPA), diyor ki kan varsa o film +18'dir. Tek bir görsel ayrıntı tüm filmi yetişkin kategorisinde sınıflandırabiliyor. Peki, izleyici olarak kan olan her filmde o filmin bir yetişkin filmi olduğunu hissediyor muyuz? Elbette hayır. Çünkü başka faktörler de var.
![]() |
Mars Express, dir. Jérémie Périn |
Örneğin, işlenilen temalar bunu belirler. Felsefi bir konuya girmek, siyasetten bahsetmek, 30 yaş krizi gibi herkesin belli bir oranda yaşadığı bir krizi anlatmak ya da yaşlılığı göstermek. Bir insanın belli bir yaştan sonra yaşayabileceği olaylar vardır ve bu olayları anlatmak, hikâyeyi yetişkinler için yapar. Fakat ben daha derine inmek istiyorum çünkü genç bir insanın hikâyesi de yetişkin hikâyesine dönüşebilir.
![]() |
Me and You and Everyone We Know, dir. Miranda July |
Bu noktada, hikâyenin derinliği ve karmaşıklığı önem kazanır. Yetişkin hikâyeleri genellikle daha karmaşık duygusal ve psikolojik durumları ele alır. Karakterlerin içsel çatışmaları, hayatın anlamı üzerine sorgulamalar, ahlaki ikilemler ve toplumsal eleştiriler gibi unsurlar, hikâyeyi yetişkinler için daha çekici kılar. Bu tür hikâyelerde genellikle karakter gelişimi ve olgunlaşma süreçleri ön plandadır.
Ama söz konusu his ise, bunların bir önemi yoktur. Çünkü herkesin bir hikâye üzerinde derinlemesine düşünmesine gerek yoktur. Önemli olan şey, ortak bir histir. İzleyicinin ya da okuyucunun hızla empati yapmasını sağlayacak ortak bir his. Tek bir şey söyleyebilseydim, buna "geri dönüşü olmayan nokta" derdim. Bu, her büyüyen ya da erkenden büyümek zorunda kalan insanın yaşamak zorunda olduğu bir histir. Her insan hayatının bir noktasında geri dönüşü olmayan bir noktaya geldiğini fark eder. Örneğin, çok sevdiği bir arkadaşı ile arası bozulur ve bir daha hiçbir zaman düzelmeyeceğini bilir. Bir daha asla aynı yakınlığı yakalayamayacağını hisseder. Çok sevdiği bir eşya vardır ve onu kalıcı olarak kaybeder; o eşyanın yokluğu hayatında bir boşluk yaratır. Ailesinden birisini kaybeder ve bu kaybın yarattığı boşluğun asla dolmayacağını anlar. Bir gün sakatlanır ve artık sakatlığının düzelmeyeceğini, eskisi gibi olmayacağını kabul etmek zorunda kalır. Yaşlanır ve artık gençlik günlerindeki gibi yaşayamayacağını bilir, bu gerçeği kabullenir. Hayatındaki bir dönemeçte yanlış bir seçim yapıp, bunun geri dönüşü olmadığını anlar. Belki de ebeveyn olmanın getirdiği sorumluluklarla artık eskisi gibi özgür olamayacağını kabul eder. Herkesin hayatında bir noktada bu geri dönüşü olmayan hissi yaşadığı anlar vardır ve bu anlar, bir hikâyeyi gerçekten yetişkin bir hikâye haline getirir.
![]() |
La chimera, dir. Alice Rohrwacher |
Yazdığım kitaptaki hikâyede, karakterler geri dönüşü olmayan noktaya geldiklerinde, okuyucunun da aynı hissi paylaşmasını istiyorum. Kitabım, okuyucuya doğrudan bir manzara göstermeyecek; manzarayı görebileceği bir pencere sunuyor olacak. Okuyucuyu o pencereye yaklaştırıyor. Pencereden bakılmadan önce herkesin aynı pencereden baktığından emin olmam gerekiyor.
Yorumlar
Yorum Gönder